Salı, Aralık 23, 2008

MARKANI SEÇ, TARZINI YAKALA!



Dünyanın önde gelen lastik üreticilerinden Kumho, Türkiye’ye hızlı bir giriş yaptı, reklam iletişiminde Alaaddin tabelasını görünce frene asılıp, anında durdu. Televizyonlarda uluslararası iletişiminde kullandığı reklam filmini sıkça gördüğümüz Kumho’nun basın ilanları da aynı konseptin bir uyarlaması oldu... “Cast” oldukça dikkat çekici değil mi?

Alaaddin, Kumho ile yoluna daha sağlam basarak devam ediyor...

Cuma, Aralık 19, 2008

Eti Benim'o yemeyen kalmayacak...



Eti Benimo kampanyamız devam ederken bir de sanal-reklam uygulaması briefi geldi. İşte TV'de yayınlanan hali. Biz çok sevdik, sizin yorumlarınız?

Pazar, Kasım 23, 2008

Alaaddin Kırmızı Dergi'de

Domsan Mutfak için hazırladığımız Türk Mutfağı kampanyası reklamı sektörü ve dekorasyon dergilerinin dikkatini çekmeye devam ediyor. Kırmızı dergi kampanya ile ilgili detayları sordu, Alaaddin yanıtladı. Dergide kaçıranlar için şimdi ve hemen alaaddin-tr.blogspot.com.tr'de!
Alaaddin’in mutfağından yeni tatlar...
Dünyaya Türk mutfağını sevdiren Domsan Mutfak, hikayesini en doğru şekilde anlatmak için sektöründeki genel çizgiden ayrılarak cesur bir işe girişti. Alaaddin’le çalışan Domsan Mutfak, basın kampanyasıyla adından söz ettirmeye devam ediyor. Kampanyanın yaratıcılarından “Türk Mutfağı” konseptini dinledik.

Yaratıcı ekibi biraz tanıyabilir miyiz? Bu kampanyada kimler çalıştı ve Alaaddin'deki geçmişlerinden biraz söz eder misiniz?
İsmail Bölükbaşı: Kampanya’nın yaratıcı yönetmeniyim. Alaaddin’de beşinci senem.
Selvin Canbeyli: Kampanyada reklam yazarı olarak görev aldım. Nisan 2008’den bu yana Alaaddin’deyim.
Cem Abbas: Şimdi aramızda olmayan Ugur Genç ile birlikte kampanyanın Art Direktörüyüm.
Tülin Altınok: Kampanyanın stratejistiyim, 3 yıldır Alaaddin’deyim.
Melike Gezgin: Domsan’ın Müşteri Temsilcisiyim 1.5 yıldır Alaaddin’deyim.
Domsan'la çalışmaya nasıl başladınız, ve ne zamandır bu ortaklık devam ediyor?
İsmail Bölükbaşı: Domsan’la bir yıldır çalışıyoruz, öncesinde de bir aya yakın bir konkur sürecinden geçtik. Aslında pek de alışık olmadığımız bir şekilde Domsan konkuru yaratıcı iş sunmadan sadece bakış açımızı anlatarak kazandığımız bir konkur oldu.
Domsan ile çalışmaya başladıktan sonra bir promosyon kampanyası ve ardından uzun soluklu bu imaj kampanyasının ilanları yayınlanmaya başladı. ‘Türk Mutfağı’ Kampanyamızın ana taşıyıcı mecrası sadece gazete ve dergiler.

Domsan Mutfak'tan nasıl bir brief aldınız?
Tülin Altınok: Briefi birlikte yarattık diyebilirim. Konkur öncesinde markayı ve sektörü iyi anlamış olmamız, sonrasında briefi oluştururken işimizi kolaylaştırdı. Pazarın geldiği yer, sektör, iletişimlerin birbirinden ayrışmadığı o meşhur duvara çarpmıştı. Düşünün, logoları kapatsanız hangi ürünün kimin olduğu anlaşılmıyordu. Hal böyleyken onca mesaja maruz kalan tüketici için durum daha da zor. Ne kadar aynı değiliz aslında deseniz de akıllarda öyle değilseniz, bitti. Biz kendi hikayemiz olsun istedik, Domsan’ın hikayesini yazmak istedik. Stratejimizi “kendimiz gibi olmak” üzerine kurduk, “...mış gibi” olmak istemedik, yani İtalyan’mış gibi”, Fransız’mış gibi”… Domsan adından da vazgeçmedik. İsim üzerinden karizma yaratmak değil, gerçek marka ve ürün değerleri üzerinden tüketici kazanmaktı amacımız. Domsan 40 yıllık ve titiz bir marka, ayrıca ve en önemlisi cesur da… Markanın gerçek değerinin, birikiminin ve iş bilirliğinin sınırsızlığı ürünleriyle birleşmeliydi, öncülüklerinin markaya yansıması gerekiyordu.
“İsim üzerinden karizma yaratmak değil, gerçek marka ve ürün değerleri üzerinden tüketici kazanmaktı amacımız.”

Konsept nasıl doğdu?
Tülin Altınok: Bahsettiğimiz rutini kıracak bir fikre ihtiyacımız vardı, bir de kadın-duygusallık üzerine inşa edilmiş, artık tüketicinin körleştiği bayat iletişim tonu da bizim hikayemizde yer almayacaktı. Büyük hikayeler basit cümlelerle başlamalı diyerek önce “Dünya Türk mutfağını seviyor”a ulaştık…
Cem Abbas: Türk Mutfağı dünyada kabul gören üç-dört mutfaktan bir tanesi olunca, siz o mutfağın oluşmasında baş aktör olan mutfak mobilyalarını bu aks üzerinden yaratıcılığa açık hale getirebiliyorsunuz.
Selvin Canbeyli: Her ne yaparsak yapalım, mutfak görselini kahraman yapmamaya karar verdik. Çünkü altını çizmek istediğimiz bir gerçek ve bir felsefe vardı. Bunu zeki bir şekilde anlatmayı nasıl kotarırız, onun hesabını yapmalıydık. Bu noktada “Türk mutfağı” tabirinin çift anlamlılığından faydalanmaya karar verdik. İlanlarımızda “geleneksel” ve “modern” ikiliğini değil, Türk markası ve dünya birlikteliğini anlatmalıydık. Ve Domsan’ın dünya mutfaklarının bir parçası olduğunu esprili bir şekilde göstermeliydik.

Metin yazılması aşamasından söz eder misiniz? Üç ilanın da sloganı nasıl doğdu?
Selvin Canbeyli: İlan metinlerinin, görselleri tamamlaması ve durdurucu bir etkisi olması önemliydi. Domsan’ın bir Türk markası olarak tüm dünyada saygı gördüğünü, içi boş bir milliyetçilik söylemine kaçmadan anlatmaya çalıştık. Ve dünya lezzetlerinin Türk “usulü” ile nasıl birleştiğini üç farklı başlıkta söyledik.
İsmail Bölükbaşı: Bu kampanyadan sonra, bakarsınız yaratıcı Türk aşçıları bizim önerdiğimiz formüllerden yola çıkarak yeni ve farklı füzyon tatlara ulaşırlar. Bu sefer reklam hayatı değil de, hayat reklamı takip etmiş olur.
Tülin Altınok: Kampanya gerçekten beğeniyle karşılandı. Başlarken belirlediğimiz hedeflere ulaştığımızı söyleyebiliriz. Çok dinamik bir ekiple keyifle çalışılan bu ilanların, Domsan’ın marka kişiliğinin de oluşturulmasına katkı sağladığına inanıyoruz.

Prodüksiyon aşamasını anlatır mısınız?
İsmail Bölükbaşı: İlanlarımızda kullandığımız görseller için f/2.8 fotoğraf stüdyosundan Kerem Çakmak ile çalıştık. Geleneksel Türk mutfağı ekipmanlarını bulma konusunda biraz zorlansak da, kampanyamızın duygusunu daha da güçlendiren fotoğraflar elde etmeyi başardık.

Bundan sonra Domsan Mutfak ile hangi kampanyaları hazırlayacaksınız?
Melike Gezgin: Kampanyalarımız devam edecek. Şimdi konjöktürel olarak da uygun bir zaman olduğu için bir promosyon kampanyası hazırlığındayız. İlkbahar ile birlikte yine aynı tondan uzaklaşmadan yeni bir kampanyanın daha yayınlanması planlanıyor.

Salı, Kasım 18, 2008

İzmirli’ler Siesta sever!

İzmirli’ler keyif ve eğlence sever dedik... Soyak ile birlikte Siesta kampanyasını yarattık. Soyak’ın İzmir’deki yeni projesi Siesta, hazırladığımız lansman kampanyası ile tanıtılmaya başlandı. Kampanyamızı klasik konut projelerinden farklı olarak, projeye ait görseller yerine bu keyif ve eğlence dünyasının renkli çizimlerle anlatılması üzerine kurduk. Basın ve outdoor uygulamalarının yer aldığı kampanya, İzmir’de renkli ve eğlenceli yeni bir yaşamın başladığını müjdeliyor.

www.lezzetavi.com

ETİ’nin yepyeni lokmalık bisküvisi ETİ Benimo, Alaaddin imzalı lansman kampanyasıyla raflardaki yerini aldı. Basın, outdoor, radyo ve internet mecralarının kullanıldığı kampanyada, ETİ Benimo yerken lezzet avcılarının saldırısına uğrayan gençleri görüyoruz.
Rengarenk, eğlenceli bir dünyada, avcılar ve gençler arasında ETİ Benimo’nun kimin olacağına dair kıyasıya bir mücadele yaşanıyor. Mücadelenin en yoğun yaşandığı yer, lezzetavi.com adresindeki av partisi. Diğer mecralardaki uygulamalarda da gençler web sitesine davet ediliyor ve hem avcılara meydan okumaya, hem de kontörleri “avlamaya” teşvik ediliyor.

Cuma, Kasım 14, 2008

Derin bir nefes alın...

Hayatın tüm güzel aromalarını içimize rahatça çekmemiz için Vicks'ten yepyeni bir ürün.
Sayfalar arasında gezinirken süprizli görseli ile dikkat çekmek için Alaaddin'den yepyeni bir reklam: Vicks Inhaler.

Yaşa be baba!

Müjdemizi isteriz... Pozitif enerjisi ve motivasyon gücüyle gönlümüzü çalan Kreatif Direktörümüz Murat Doğu’nun dünya tatlısı bir bebeği oldu! Geleceğin reklamcısı minik Mert Doğu’ya upuzun ve sağlıklı bir hayat diliyoruz. Aylin ve Murat Doğu çiftine ise, şu dönemdeki uykusuz günler ve geceleri için bolca sabır... Alaaddin olarak geleceğin yaratıcılarını şimdiden kadromuza katmak adına gösterilen bu hummalı çalışmanın devamını, tüm evli çiftlerimizden de beklediğimizi hatırlatalım.
Üstte gördüğünüz ve Mert’in odasını süsleyen harika illüstrasyonlar, Art Direktörümüz Seher Kış’ın yetenekli ellerinden çıktı. İlgilenenlere duyurulur.

Perşembe, Ekim 02, 2008

Önemli olan büyük resmi görmek.

Dijital fotoğraf makinesiyle bir gün içinde kaç fotoğraf çekebilirsiniz? Yanınızda Duracell pil varsa, gerisi sizin çekim gücünüze kalır. Tatilde çektiginiz fotoğraflar bir mozaik yapmaya yetmiyorsa, ya fotoğraf makinenizde Duracell pil kullanmamışsınızdır ya da çekecek kare bulamamışsınızdır.

İşin mutfağında biz varız.

Kim demiş mutfak reklamında sadece mutfak gösterilir diye? Dünya mutfaklarının sevdiği Türk markası Domsan, iletişimde de kimsenin yapmadığını yapıyor. Dünyaya Domsan imzasıyla sevdirilen Türk tasarım “tadı”nı, sektöründe alışılmamış bir dille duyuruyor. Tabii ki Alaaddin’in sihirli dokunuşuyla...

Pazartesi, Ağustos 18, 2008

Yeni Alaaddinliler...

Seher Kis: Pars'a 1 art verdik 1 art aldik. Daha önce
Alameti'de de çalismis olan arkadasimiz, Mimar Sinan Grafik mezunu.

Umut Demirel: Yine Mimar Sinan'dan, ama bu kez Endüstri Ürünleri Tasarimcisi olan arkadasimiz, 80 dogumlu, yakisikli ve bekar (genc bayanlara duyurulur).

Bora Tayyar: Grafik departmanimizin yeni lokomotifi. Hizi ve pozitif elektrigi ile Murat'in bir numarali adami olan Bora, en son Grey Worldwide'da calismis.

hosgeldiniz... hayirli isler...

Perşembe, Ağustos 07, 2008

İnternet sitemiz yenilendi :)

Giris animasyonu tamamen Stop-motion teknigi ile yapildi. Grafik sananlar yaniliyor. Tıklayın.

Çarşamba, Haziran 25, 2008

Alaaddin, Türk Milli Olimpiyat Takımı'nın Gümüş Sponsoru...

Ağustos ayında 29. kez düzenlenecek olan Olimpiyat Oyunları’na katılmak üzere 12 farklı branştan 58 sporcumuz “Türk Olimpiyat Takımı” adı altında yeni bir markaya hayat verdi. Tabi ki her markanın ihtiyacı olduğu gibi Türk Olimpiyat Takımı'nın da destek ve tanıtıma ihtiyacı vardı ki spora ve sporcuya daima tam destek veren Alaaddin bu sefer de Olimpiyat Takımı’mız için lambasından çok güzel işler çıkardı; üstüne bir de gümüş sponsorlukla onurlandırıldı. Takımın lansman toplantısına katılan müşteri ilişkiler direktörümüz Birol Özcanlı, ödülümüzü Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş’ın elinden aldı. İşte göğsümüzü kabartan o anlardan bir kare ve takım için yaptığımız destek çalışmaları. Haydi çocuklar lambanın sihri Pekin’de sizlerle olsun.
Daha önce de sosyal sorumluluk bilinciyle, Türkiye Sakatlar Derneği, Açık Kapı Derneği ve TEMA gibi kurumlari reklam ve iletisim kampanyalarında desteklemiştik.
Altın Sponsorlar: Türk Telekom, Milli Piyango
Gümüş Sponsorlar: Alaaddin, Turkcell, İBB
Bronz Sponsorlar: Nike, Efes Pilsen, Acıbadem S.Grubu, Sports&Brands, THY, GNC, Anadolu Ajansı
Iste takimimizin internet sitesi:
http://www.turkolimpiyattakimi.gov.tr/

Çarşamba, Mayıs 21, 2008

HD de ne? Bizimki öyle süs gibi duruyor!

Teknolojiyi takip etmek demek, sadece en son çıkanı almak değil, hakkını vererek kullanmaktır. Mesela HD, yani High Definition gerçek görüntü ve ses kalitesi teknolojisi. Çoğumuzun evindeki plazma ve LCD’lerde bu özellik var ama bi’ haberiz... Fakat bizi kimse suçlayamaz, çünkü HD yayın vardı da biz mi izlemedik? İşin gerçeği, artık var! EURO 2008 maçları DIGITURK PLUS’ın doğaüstü gücü HD kalitesiyle evlerimize tüm gerçekliğiyle geliyor, heyecanı sanki sahanın içindeymişiz gibi yaşatıyor...

Çarşamba, Mayıs 14, 2008

Alaaddin'e kimler gelmiş...

Selvin Canbeyli: Senior Copywriter
Şebnem Ersin: Art Director
Esra Yalçın: Art Director
Kutlu Balcı: Web Designer
Sare Sakın: Grafiker

Perşembe, Nisan 03, 2008

İmza günü...




Fikirlerine ve kişiliğine çok çok değer verdiğim;

duyduklarıyla değil gerçek deneyimleriyle "usta bir satış ve pazarlamacı";

yazmış olmak için değil, okuyucunun istemeden hatmedebileceği kadar akıcı yazan bir yazar;

10 dakikalık bilgisini 3 saatte anlatan değil, 25 yıllık deneyimini bir dakikada aktarabilecek kadar iyi bir eğitimci;

vermesi gerektiği kadarını değil, verilebileceğin en iyisini veren bir dost, sevgili Hakan Okay bizi kırmayıp ajansımızı ziyaret etti. Daha mürekkebi bile kurumadan satış rekorları kıran kitabı "İyi Satıcı Olmak"ı tüm ajans çalışanlarımız için ayrı ayrı imzaladığı ve bizleri keyifli sohbetiyle bir kez daha onurlandırdığı için Hakan Okay'a sonsuz teşekkür ederim.

Kitaplarını mutlaka takip edin. http://pazarlama.diyalogo.com sitesini mutlaka ziyaret edin. Faydasını göreceksiniz.

Cumartesi, Mart 29, 2008

Hoşça kal Alaaddin!


Murat Doğu, yani 3 suçuk senelik partnerim, patronum, zorlandığım birçok anda desteğini, deneyimini her daim ortaya koyan, enerjisiyle tüm ekibi harekete geçiren (yaptığı espriler, garip şarkıları, hepimize taktığı lakaplarla), sunum filmlerinin vazgeçilmez yönetmeni, bu hiperaktif adamla;
Tülin, yani Alaaddin'in strateji ve fikir canavarı, minik kafasında dolaşan binlerce yaratıcı fikri hepimize aşılayan, hep destekçi, toplantıların vazgeçilmez anlatıcısı, beni her sözüyle etkileyen, gece 11'den sonra her fikre onay veren:) (keza hepimiz böyle oluyorduk), geç saatlere kadar çalışırken bize türlü meşrubat, çikolata, enerji içeceği ile lojistik destek sağlayan kankam ve ablamla; (ve bunu sadece ajanstakiler bilir: Tüliiiinnnn!! Tüliiiiiinnn!!! hehehehe)
İso, yani yan ekibin cevval patronu, halk adamı:), kapalı tribünün vazgeçilmez amigosu (bunu ben attım şimdi), duygusal, iş bitirici, hem müştem, hem yaratıcı yönetmen, kobi duayeni, çok sevdiğim patronum, dostum olan bu harika insanla;
Birol, yani çoğu şey direktörü, iyi insan, sorun çözücü, yazar olup çizer olması gereken kişi, çoğu zaman konkur çalışmalarının olmazsa olmaz insanı (arada eşini eve götürme bahanesiyle bir kaç saat ortalıktan yok olur ama olsun:), sunumların başarılı aktörü (tabii Murat'tan sonra:P), teatral kişilik, gayet iyi insan bu muhterem kişiyle;
Seral, yani ajansın tek pembe ehliyetli motorcusu:), arada beni arkasına alıp yola kadar bırakan (donduğum günü unutamayacağım:), motorunun üstüne binip az kalsın sürmeye kalktığım (otoparktan yola 3 saniyede çıkabilirim sanırım:), son dakikada (gerçekten son dakikada, mecaz yok) üç ilanı yarışmaya göndermek için gecelediğim, ilk kadın motorcuları sitesinin sahibi, mısır gevreğinin üstüne elma koyan nadide insan (hehe:), harika dansçı:P, partnerim bu güzel insanla;
Çiğdem, yani grubumun en genç elemanı (biz yaşlı olduğumuz için genç tabii:), yakında yurt dışına çıkıp bir daha dönmemesini dilediğim (git kal orada, çalış sonra belki gel) çalışkan insan, Karadeniz'in ve ajansın medar-ı iftiharı bu tatlı insanla;
Arzu, yani çalışkan insan, POP malzemelerinin yaratıcı gözü, mücevher dünyasının baş tacı:), akşam 9'dan sonra garip sesler korosunun başarılı sesiyle:);
İrfan, yani Alaaddin'in kadrolu stajyeri:), duygusal insan, yardımcı görsel arayıcı, geleceğin muhtemel yazarı (tabii Amerikalara kaçmazsa), ajansın fotoğraf erbabı:P, internet gezgini ve ajansın ilerideki yaratıcı yönetmeni olacak olan:) bu nev-i şahsına münhasır kişiyle;
Deniz, yani müşteri grubunun en hızlı konuşan kişisi, çözüm insanı, matbaaların korkulu rüyası:), uzun ve ayrıntılı iş listelerinin Nobelli yazarı, 'Fıratçıııımmm' nidasını hep özleyeceğim, hafif tebessümle revizyon getirdiğinde bunun benim canını sıkacağını öğrendiğim kadar uzun çalıştığım:), Alaaddin'in olmazsa olmaz bu nadide kişisiyle;
Serpil, yani ajansın en uzun müştemi, ilk geldiği günden, gittiğim son güne kadar ikinci kız kardeşim gibi olan, iyilik meleği, duygusal insan, güzeller güzeli:), ajansın vazgeçilmez elemanı, benim yemek ikizim:P, çocuk sesli bu harika insanla;
Melike, yani Alaaddin'in Serpil'den sonraki ikinci uzun müştemi:), revizyon verirken ürkek, brief verirken atılgan kişilik, sessiz, sakin mizaçlı, eğlenceli bu güzel insanla;
Cem, yani top ve font canavarı, ikiz babası, bıçaklı işlerin ustası, ailecek iyi insan, yan grubun olmazsa olmazı, Cio'nun ruh ikizi:), degustatör, Cuma partilerinin organizyon komitesi genel başkanı bu baba insanla;
Cio, yani Cihangir, Alaaddin'in en güzide semti:), kahkaha makinesi, Digiturk insanı, Cem'in ruh ikizi:), duygusal art, Cuma partilerinin organizasyon komitesi genel başkanı (Cem'le birlikte sürdürüyorlar bu görevi:), içi neyse dışı o insan, Alaaddin'in neşe kaynağı bu guzide insanla;
Murat Gedik, yani Hulk'un gücünü kağıda döken dev yazar:), boyutlarını yadsırcasına romantik, duygusal, şiirsel insan:), İso'ya 5 yıl dayanıklılığıyla öne çıkan:) bu büyük adamla;
Mehmet, yani Cio'lar bozmadıkça sessiz olan:), Kobi dünyasının başarılı art'ı, pinpon turnuvalarının vazgeçilmez raketi,
Emre, yani muhasebe-man, ajansın başından beri birlikte çalıştığım Alaaddin'in demirbaşı, maaş günlerinin en sevilen insanıyla:);
Yusuf, yani yolların Formula 1 pilotu, forumların aranılan insanı, genç bünye ve her zaman zamanla yarışan bu yeni baba adayıyla;
Yusuf Güzel, yani adaşının iki katı:), ileride GSM bayiliği imparatoru olması muhtemel, muhasebinin 'ağır' taşı olan bu koca insanla;
Ayşe, yani ajansın çekip çevirmecisi, biz dağıttıkça toplayan, yere kırıntı dökmeye korktuğumuz, her daim masamın temiz kalmasını sağlayan (pisletince de kızan), herkesin annesi olan bu tatlı ablayla;
Handan, yani SantralAlaaddin:), 'Handancıımm şu numarayı bağlar mısın?' demeyi özleyeceğim, tostlarımın lojistik sağlayıcısı bu güzel insanla;
Mehmet, yani Alaaddin'in piksel tarafı, Cuma akşamı gördüğüm üzere iyi dansçı:P olan bu internet servis sağlacısıyla:);
Yaprak, en yeni Alaaddinci, pek fazla tanımadığım için muhtemelen iyi insan:), 'orijinal" işlerin sonlandırıcısı olan bu çiçeği burnunda insanla;
Erdi, yani ajansın en genç elemanı, Cemgiller'den, maket canavarı, profilden görünmeyecek kadar ince, işini hızlı yapacak kadar enerjik bu genç dostumla;

3.5 yılımı geçirdiğim, paylaştığım, sabahladığım, üzüldüğüm, sinirlendiğim ve mutlu olduğum (geçmiştekiler de buna dahil) için çok şanslıyım. Sizleri çok özleyeceğim.
--
(Kolay bir yazı olacak diye düşünmüştüm ama gerçekten zormuş. Sanırım bu yazıdan önce 5 kere sildim yazdıklarımı. Kısa ve güzel olmasını da istediğimden zorlandım bayağı. Bu seferki oldu gibi..)

Perşembe, Mart 20, 2008

Cuma, Mart 14, 2008

Heppi aurrr

Alaaddin Tansaş'ı zengin etti bu akşam da:) Son yılların en büyük içki operasyonu şu saat itibarıyle midelerde yerini buldu. Envai çeşit bira, tekila, viskinin bulunduğu, fonda elekronik müziğin vazgeçilmez baslarının duyulduğu bu muhteşem numayiş her Cuma olmasa da Cumaları sadece Alaaddin'de!

Pazartesi, Şubat 18, 2008

İstanbul kara teslim...

Blogumuzun takipcileri bugün muhtemelen evlerinden bakıyorlardır. İstanbul kara teslim, sektör kara teslim, ama Alaaddin iş başında. Her türlü TV reklamı, radyo spotu, gazete ilanı, kartvizit, PVC baskı yapılır, kimlik kaplanır. Karda yürüyüp izini belli etmeyen tüm reklamcılar, sıkılmadan utanmadan kara basın iziniz kalsın. Beyaz Pazartesi'nin keyfini çıkarın.

Pazartesi, Şubat 04, 2008

Jack’in yerinde olsaydın sen ne yapardın?


Dünyayı kasıp kavuran, başta LOST olmak üzere bir çok dizinin kahramanı olmak vardı! Mesela Jack’in yerine geçip, Oscar’lık bir oyun çıkarmak kim istemez... DIGITURK’ün yeni mobil oyunları sayesinde, artık cep telefonunuza istediğiniz dizinin oyunu indiriyorsunuz, istediğiniz yerde istediğiniz zaman Jack siz oluyorsunuz, başrolü kapıyorsunuz.

Pazar, Ocak 13, 2008

Soyak Mavişehir

Soyak Mavişehir için hazırladığımız basın ilanlarından doğan motion graphics filmimiz, Bol Vitamin’den Volkan Ekşi’nin imzasını taşıyor. Filmde sitenin; güvenlik, havuz, park, bisiklet yolu gibi özellikleri İzmir’e paralel bir tempoda kurgulandı. Mavişehir içindeki hayatın hareketliliği, canlılığı ve farklılığı filmin çizgilerine de yansıdı. Bu günlerde İzmir sinemalarında gösterime giren Soyak Mavişehir filmi, müziğinden sanat yönetimine kadar istediğimiz ritmi yakaladı... İndirmek için tıklayın.
YY: Murat Doğu • SY/İ: Fırat Yıldız • RY/CW: Seral Çelikbaş • Y: Volkan Ekşi • M: Melodika

Cuma, Ocak 04, 2008

Aklımız işte, adımız listede

Yeni yıla harika bir haber ile girdik. Bileşim Medya’nın her sene yayınladığı Türkiye’nin en büyük yaratıcı ajansları sıralamasında 29.’luğa yükselmişiz. Bu araştırmanın Türkiye’de medyada reklamı yayınlanan tüm reklam ajanslarını kapsadığı düşünüldüğünde, böylesine bir başarı bizi çok daha sevindirdi. 3 yıldır bizimle olan, tüm marka ve reklamverenlerimize teşekkür ederiz.

Çarşamba, Ocak 02, 2008

İyi Yıllar!

Bol kampanya ve prodüksiyonlu, yorucu bir yılın ardından bol alkol (aslında ajans olarak alkolle hiiiç aramız yoktur, öyle arada bir içeriz) ve musikili bir Alaaddin gecesi bu yıl sonuna damgasını vurdu. İstanbul’ un eğlence merkezi Beyoğlu’nda Galatasaray mevkiinde bulunan mütevazı ve sıcak bir mekan olan Dorian belki de açıldığından beri böyle bir coşku görmemiştir ve muhtemelen de göremez. İçeri girenlerin ayakta alkışlanarak karşılandığı, art direktörlerimizden Cihangir’in mini performansıyla renklendirdiği, İsmail ve Murat Doğu patronların karşılıklı göbek şovlarıyla ortamı iyice ısıttığı ve muhasebeden genç ve karizmatik kardeşimiz Yusuf Güzel’in pembe kazağı ile akıllara kazındığı bu geceden en özel fotoğrafları geceyi unutmamak, tekrar hatırlamak isteyenler için 32 kısım tekmili birden burada! Herkese sağlıklı, mutlu, kampanyalı, yaratıcı yıllar…

Sayfalar